5 Nisan 2019 Cuma

Baskı kalıp ustası Yasemin Ertaştan

          "Bir usta bin usta " sözüyle hikayeye başlamak istiyorum.2016 yılının en başarılı el sanatları ustası olarak ödül aldı. Bu sanata sahip çıkan ve yaşayan ustalardan Aynı zamanda Kültür ve Turizm Bakanlığı Devlet Sanatkarı Yazma Baskı ve Kalıp oyma Ustası Yasemin Ertaştan hanımın Onu buralara taşıyan yaşam hikayesini öğrenmek ve başarının sılarını çözmek için gelin kulak verelim anlattıklarına.
            1970 yılında Tokat'ın  Turhal ilçesinin Kalaycık köyü'nde dünyaya geldim. Annem ve babam  çerkez . Ben çerkez ananelerine göre yetiştirildim. İlk ve ortaokulu köyde okudum ve Tokat Ticeret lisesinden mezun oldum. Geleceğime yön verecek olan eğitimlerimi ilk olarak okuduğum bu okullardan aldım. Folklör, atletizim (100 m 200 m siprinter) dallarında  başarılarım var. Liseyi bitirdim ve evlendim. Çalışma isteğim ağır bastı ve eve olan bağımlılığıma son vermek için ilk adımı halk eğitim merkezinde folklor eğitmeni olarak başladım . Yetmedi savcılıktan özel izinle ceza evlerinde ilk bayan öğretici olarak mahkumlara baskı ve tasarım işini öğretmek ve bir şeyler öğrenmek için üç yıl gönüllü eğiticilik yaptım. Ceza evi bana çok şey öğretti. Hayata bakış açımı değiştirdi daha sıkı sarıldım işime eşime aşıma.
              Tabi bu arada yapmadığım öğrenmediğim el sanatı kalmadı.Aklım baskıda kaldı.Fark yaratmak adına farklı bir şeyler yapmalıydım.Köklerden kopmadan aslına uygun baskıda modern tasarımları ilk ben yaptım. Kalıp oymacılığı tam bir terapi insanın iş yaparken işine odaklanması dikkat isteyen bir şey buda kalıp oyma işini yapan kişinin sadece ve sadece işine odaklanmasını sağlıyor. Çünkü keskin bıçaklarla iş yapıyoruz en ufak bir dikkatsizlik en az  üç dikişe ve 11dikişe mal oluyor.Yazmacılık, elle çizilerek ya da ağaç kalıplarla basılarak uygulanan bir kumaş desenleme tekniğidir.
        Ağaç kalıplarla baskı yapma tekniği ilk olarak ne zaman ve nerede kullanıldığına dair kesin bir bilgi olmamakla birlikte Anadoluda 14. Yy beri yazmacılık sanatının sürdürüldüğü  ve 15 . yy dan beri Tokat ilinin yazmacılıkta merkezi bir konuma geldiği bilinmektedir. 
             Kalıp oymacılığı 650 yıllık bir geçmişi olan el sanatı. En güzel baskı ağacı ıhlamur ağacı emdiği boyayı kumaşa geri veren tek ağaç. Önce ağacı kesip 2 yıl kurutuyorsun sonra parafinleyip deseni üzerine tersinden karbon kağıdıyla çiziyorsun, sonra karga burnu denen bıcaklarla ağacı oyuyorsun çünkü basıldığında modelin düzü çıkıyor. Kesip kuruttuğun ağaca çizdiğin ve derin derin oyduğun desenle yeniden hayat veriyorsun ve her yerde deseni yaşatıyorsun. Kalıplarımdan vaz geçemiyorum hepsi benim çocuğum gibi. İdealim hotkotor (Tek model)olarak  çalışmak istiyorum. Bu işi sanatsal anlamda bir yere taşımak ve bizden sonrakilere iz bırakabilmek uluslar arası boyuta taşımak istiyorum. Valiğin önderliğinde kültür müd desteğiyle Tokatta bir yazmacılık müzesi kurmak için girişimlerde bulunan usta bir yıla kadar bu hayalimde gerçek olur inşallah. Çocuklarımıza ve şehrimize çok değerli bir kanzanım sağlamış oluruz "dedi. 
            Yasemin ustam yaklaşık olarak 30 yıldır bu işin içinde olan ve gelenekselden gelen modelleri günümüz modern yaşama uygulayan uyarlayan alanında duayen bir usta.
           Yaptığı işe verdiği önemden şunu anlıyorum.İnsanda öyle değil mi ?ilk önce ana rahminden kopartılıp aile ve çevredeki  öğretilerle özümüzden kopartılıp kurutuluyoruz .Ve daha sonra hayat denen bir ustanın elinde hadiselerle ince ince oyularak fazkalıklardan kurtulup kalıbın üzerinde yeniden çizdiğimiz yönle  hayat buluyoruz.
                Öğrencisi olduğum Yasemin sanat evinin mekanındaki adaleti, kursiyerleriyle oluşturduğu bağı , halil ibrahim sofrasındaki bereketini, hayvanlara duyduğu sevgiyi 650 yıllık tarihin izlerini 100 yıllık eski bir ahşap evde dokusuna uygun otantik bir şekilde yaşatmaya çalışması elbetteki takdire şayan ve görülmeye değer. Yolunuz düşerse mutlaka uğrayın . Selam ve sevgilerimle...


     

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder