22 Eylül 2015 Salı

BAYRAM

         Bayram demek her şeyin apaçık ortada olması demek yani duygularımızın hal ve hareketlerimizin meydanda sergilenmesi hakkın gerçek manada ortaya koyulması demektir. Nefsimizle ruhumuzun karşı karşıya gelip ruhumuzun galip gelmesidir. Gelip geçici olana değil baki olana yüz çevirmemiz demektir. Bunu fark edip buna göre yaşayanlara her gün bayram.
          Bayramların en büyük ve en önemli özelliği birlik ve beraberlik içinde kardeşlik duygularının ağır bastığı küslerin barıştığı özel günler olduğundan dolayı senede iki kez  bizim için sunulmuş bu fırsatları değerlendirmek insanın kendi elinde. Çocukluğumdaki bayramları özlemle anar olduk. Bir beklentimiz vardı bayramlardan, bayram gelecek yeni elbiseler yeni ayakkabılar alınacak, çoktandır görmediğimiz akrabalarla eşle dostla hasret gidermek için sabırsızlanırdık. Bu duyguları yaşarkende heyecandan sabaha kadar uyku uyumazdık. Sabahleyin erkenden kalkar elimizi yüzümüzü yıkar yeni elbiselerimizi  giyinir ev halkıyla bayramlaştıktan sonra kendimizi sokağa atar o ev senin bu ev benim akşama kadar gezerdik, bu da yetmezmiş gibi şekerimiz daha çok olsun diye komşu köye bayram ziyaretine giderdik. Çocuk olmak vardı anasını satayım...
Biz büyüdük ve kirlendi dünya. İnsan insandan kaçar oldu üç beş günlük bayram tatillerini  de özelleştirdik.Topluca anneyle babayla eşle dostla olacak olan beraberlikleri şehirden anneden babadan uzak tatil yerlerinde çekirdek aileyle yada kendi başımıza geçirmek şimdi moda, paramparça olduk. Herkes böyle mutlu, geçenlerde bir yerlerde okumuştum teknoloji insanları eğitmiyor, yabanileştiriyor. Katılıyorum çünkü herkesin elinde cep telefonu facelerde sanal alemlerde sahte duygularla negatif enerjiyle yüklenen insanın elbetteki sahteliklerde yarışır gibi yol alması gayet normal. Heyecanımızı yitirdik, uzakları yakın eden facelerden hergün eşin dostun ne yediğine ne giyindiğini nerede yattığını göre göre özlemeyi unuttuk.
           Kurban bayramının kelime manasındaki yakınlık yaradana yakın ola bilmek için kendimizdeki kötü huylarımızın terbiyesini yapmak ve Allah'ın yap dediğini yapmak,"kestiğiniz kubanların eti ve kanı bana ulaşmaz " ayetinin dediği acaba O'na yakın olabilmek için açı doyurmak, yetimin hakkını yememek, çalmamak, firavunlaşmamak, insan gibi insan olmak için bu bayram yerinin er meydanında kendimizin ne halde olduğunu görmemizi sağlayacak olan hal ve hareketlerimizin  ne halde olduğunu düşünmek için bir fırsat olduğunu kurban bayramının anlamının bilincinde olmak  ahlakımızın düzgün olması  manasınıda taşıyor kanaatimce. Yani herkesin kurbandan anladığı hayvanı kesip dolaplara doldurmak olduğu, zenginle fakirin arasının bu kadar çok açıldığı bir memlekette, manevi değerlerin paramparça edildiği vatanın bölünmeye çalışıldığı bir ortamda ne kadar bayram havası eser onuda siz tasavvur edin.garibin yanında olanlara, yetim hakkı yemeyenlere, kul hakkından sakınanlara etrafını gözetip elini onlardan çekmeyenlere, annesinin babasının kıymetini bilenlere nankörlük etmeyenlere vicdanının sesini dinleyenlere, Nefsani davranmayanlara, selam olsun  onlara zaten her gün bayram...
Hayallerle gerçeklerin bir olduğu bir dünyada yaşamak dileğiyle...Bayramımız bayram ola...