23 Mart 2017 Perşembe

YİNE YENİ YENİDEN

              Bahar geldi .Yastık altında sakladığımız duygularımızı içimizde büyüttüğümüz sevdalarımızı gün yüzüne çıkarma zamanı.Eskiden kalma kurumuş köhne işe yaramaz dallarımızın fikirlerimizin budanma zamanı.
          Yine yeni yeniden  kentsel dönüşüm misali ,eskiden vaz geçip kökten temizlenmenin kalıntılarının arasında ki harfiyat dökümünün döngüsünde yeniliklere yer açma ve temizlenme zamanı.Mevlananın "yeni şeyler söylemek lazım can cağazım "dediği gibi yeni şeyler söylemek için çok okumak çok dinlemek çok düşünmek çok gezmek gerekiyor. Yeni edindiğin bilgiyi,sağlam  ve kılavuz köklerle beslenen sevgi dallarında yeşermesine çiçek açmasına ancak kurduğun doğru bağlantıyla mümkün olacağını düşünüyorum. Zamanenin getirilerini doğal akışı içinde sindiremeyenlerin hayata karşı direnç oluşturması uyumsuzluğu ve mutsuzluğu beraberinde getiriyor.Havaya düşen ilk cemre suya düşecek olan cemrenin müjdecisi ,suya düşen cemre toprağa düşecek olan cemrenin müjdecisi misali döngüsellik gösteren doğal olayların önüne durmanın imkansızlığında ki gerçekle ,düşüncelerimize düşen sevgi cemresinin, sözlerimizdeki sevgi sözcüklerinin müjdecisi olarak görürsek dilimize düşen sevgi sözcüklerinin  davranışlarımızdaki  olumlu yansımasının müjdecisi olarak  görebilir ve bu döngüsellik içinde her şeyin bir biriyle olan bağlantısının sonucu yaşadıklarımız ve yansıttıklarımız İnsanın doğasındaki sevgiyle yarattığı şey bizim eserimizdir. Eserimizi inşa ederken beslendiğimiz kaynakların sevgi enerjisiyle bize akmasına izin vermeliyiz çünkü insan segiden ilgiden ve enerjiden ibarettir.
               Yine yeni yeniden her şeyimizi gözden geçirmek ,yenilenmek,için bize verilen bu hayatın sayılı günlerinde sevgiyle sayılmak dileğiyle.
            Dünya köylüsü

21 Mart 2017 Salı

NEFS ve RUH

NEFSiN özellikleri          RUH özellikleri.
(Bilinç altı,zihin).            ( Bilinç üstü,bilinç)
Nefret.                              Sevmek  
Kıskançlık.                        Gıpta
Cehalet.                              İlim
Cimrilik.                            Cömertlik
Adaletsizlik.                      Adalet
Şiddet.                                Uysallık
Savaş.                                 Barış
Bozgunculuk.                     Düzenleyicilik
Şüphecilik.                         Sorgulamak
Ayrımcılık.                         Birleştiricilik
Ötekileştirmek.                   Birlik
Tembellik.                         Çalışmak
Çok boş konuşmak.           Susmak
Kendini beğenmek.           Mütevazi olmak
Vefasızlık.                        Ahde vefa
Nankör.                             Nimet,şükür
Fucur,fitne.                        Takva
Sabırsızlık acelecilik.         Sabır
Öfke.                                  Sekinet
Yalan.                                 Doğru
İsyan.                                  İtaat
İptilalar.                              Fazilet
Dedikodu.                          Ketumluk
Nefs.                                   Ruh
Fakir.                                  Zengin
Dünya.                               Ahiret
Çirkin                                Güzel
Çift.                                    Tek
Zihin.                                  Bilinç
Karanlıklar.                       Aydınlık
Negatif.                             Pozitif
Varlık.                               Yokluk
Kibir,gurur.                       Onur
İkilik.                                 Birlik
Gece.                                Gündüz
Kapalı.                           Açık
Verememek.                  Paylaşmak
Acı.                                Tatlı
Soğuk.                            Sıcak
Unutmak.                      Hatırlamak
Zayıflık.                        Güçlülük
Tutsaklık.                      Özgürlük
Sınırsızlık.                       Sınırlılık
Israr etmek.                     Tövbe                            
 .........                                         ........
Nefs karşısındakini suçlar (senin yüzünden oldu,sen istedin de böyle oldu,sen olmsaydın  der)
Ruh kendisinde hatayı arar( ben neyaptım,nerede yanlış yaptım,vardır bir hikmeti der )
Nefsin hidayeti aldatmadır ,davet etmektir ,kendini beğenmektir.
Ruhun hidayeti kul olmaktır .gerçeğe davet etmektir Allah'a
Bizdeki duygunun davranışın kaynağını doğru tespit edersek kendimizi daha iyi tanımış oluruz.
Dağınık duran bu parçaları bir araya getirip anlamlandırdığımızda okuyoruz demektir.
 Harfler kelimeleri ,kelimeler cümleyi oluşur.hepsi bir araya gelirse anlam kazanır.(mana anlam alemimiz )
Günler ayları,aylar mevsimleri mevsimler yılları oluşturur.yıllar bir araya gelirse bir ömür olur.(bize verilen hayat)
Hücreler dokuları ,dokular organları organlar sistemleri sistemler vucudu oluşturur.(insan yada hayvan)(maddesel  fiziksel bedenimiz)
Köyler şehirleri şehirler ülkeleri ülkeler dünyayı oluşturur.(kültürel  yapımızı )
Tohum fidanı fidanlar ağacı ,ağaçlar ormanları oluşturur.(solunum sistemi)
Çocuklar gençliği gençlik reşitliği reşitlik olgunluğu oluşturur.(insanlığımızın yolu)
Damlalar dereyi dereler ırmağı ırmaklar okyanusları oluşturur.(dolaşım sistemi)
Yıldızlar,gezegenler,güneş sistemi.galaksiler.samanyolunu oluşturur.(beynimizi,sinir sistemimizi)
İlk okul,orta okul,lise,ünüversite...(tahsilimiz,yani algılamamızın seviyesini)
Bilgiyi bilmek,bildiğini söylemek,söylediğini yapmak.(gidiş yolumuz)
Yahudilik(akılcılık,aklınla bilgiye ulaşmak),
Hıristiyanlık(aklınla ulaştığın bilgiyi içselleştirmek bilgiyi konuşmak ,dillendirmek),
Müslümanlık (içselleştirdiğin ve dillendirdiğin bilgiyi davranışa dökmek ,yapmak uygulamak,birleştirmek tevhid ehli olmak)
 Tüm bu bilgiler ışığında kendimiz nerdeyiz hangi boyutta yaşıyoruz.?

   "BİLGİ GÜÇTÜR GÜÇ ÖZGÜRLÜKTÜR"








16 Mart 2017 Perşembe

RÜYALARDAKİ MEMLEKET.

              Kadınların mal gibi alınıp satıldığı.Hiçbir insani değerin yer almadığı eşkıyalık sistemiyle yönetilen bir ülkenin ,düşünen güzelliğe aç insanlarının arayışı .Demokrasinin olmadığı geri kalmış memleketlerde hayallerde yaşanır tüm güzellikler.Hergün dua edersin ve duaların bir gün kabul olur.Sadece sevmek ve insan yerine konmak için terk edersin baba ocağını vatan toprağını.İşte böyle bir aşk hikayesi  Şirin hanımın hikayesi .Ferhatla Şirin hikayesinde olduğu gibi dağları delip sevdiğine su getiren Ferhat,burdada dağları aşıp hayallerindeki sevdiği memlekete kavuşan Şirin hanım.
           1974 Akça Afganistan'da doğdum .Okumam yazmam yok.5 kardeşiz. En büyükleri benim.15 yaşında  benden 19 yaş büyük amcamın oğluyla evlendirildim.Bir türlü yıldızımız barişmadı. Kavga gürültü  içinde geçti yıllarımız.Birde çocuğumuz oldu.Afganistan'daki zulume dayanamadım kaçak yollarla bir buçuk yaşındaki oğlumla beraber Türkiye'ye geldik. Kimsem yok annem babam kardeşlerim hepsi orda kaldı.Eşimle olan kavgam burada da bitmedi .Sürekli sen çalış ben çalışamam ,nasıl para kazanırsan kazan bana akşama pilav yap derdi. Bu benim çok gücüme gitti. İnsan namusu için yaşar ,ne demek nasıl kazanırsan kazan beni ilgilendirmez.Türkiye'ye geldikten sonra iki kızım oldu üç çocuğumla nafaka almadan boşadım eşimi.Hakim bey şaşırdı nafakasız boşanmama.Hayat benim için yeniden başladı . Çocuklarıma kol kanat olup onları insan gibi yetiştirecektim .Kötü yola düşmeden hırsız olmadan vatanını seven insanlığa kadına gerçek değerini veren yavrular yetiştirmeye çalıştım. Dul bir kadın olarak ,çok mücadele ettim çevremle,kötü yola düşmemek için. Bunun için gece gündüz çok çalıştım.Bazı günler aç kaldım .Komşulardan aldığım iki patatesi pişirdim çocuklarıma yedirdim ben aç yattım.Kolay değil dul bir kadının ayakta namusuyla kala bilmesi.Depresyonlara girdim tedavi gördüm intahar etmeyi bile düşündüm ama çocukların için .....yaşamak istedim . Allah'ıma şükürler olsun devlet bize çok sahip çıktı . Onlardan aldığım güçle ayakta kaldım.yaradana sığındım her gece şükür namazı kıldım .ilaçları bıraktım şimdi daha mutluyum.Allah'ıma şükürler olsun çocuklarımı istediğim gibi yetiştirdim. Kimsenin namusuna yan gözle bakmadılar.Çocuklarım benim her şeyim.Büyük kızım Bursa'da evli .Oğlum Afganistan'dan nişanlandı. Askerliğini yaptı geldi vatan borcunu ödedi.Nişanlısını çok seviyor .Onu Türkiye'ye getirmenin yollarını arıyor. Taliban denen belanın genç kızları kaçırıp dağlarda tecavüz ettiğini her gün duyuyoruz . O yüzden babalar genç kızlarını korumak için sürekli yer değiştiriyorlar ,saklanıyorlar .Bu kaçış nereye kadar insanın ruh sağlığı bozuluyor.En küçük kızım nişanlı evlatlarımın hepside çok mutlu. Hepsini sevdiğine verdim mutlu olsunlar diye.Benim yaşadığımı onlar yaşamasınlar. Severek evlensinler istedim.Zorlama yok hayat sizin hayatınız.
Okumayı yazmayı televizyondan öğrendim.Halk eğitimden belge aldım.Afganistan'da kız çocuğu veya kadın diye bir şey yok.Kadın nufustan bile sayılmıyor.Eşinden ayrıldığında seni başkasına mal gibi satarlar.Taliban denen belanın yüzünden erkeklerden nefret ettim.Benimde bir oğlum var oda gidip bir kıza zulüm edecek diye çok korktum.Ama şükür Allah'a oğlum öğle olmadı,istediğim gibi yetiştirdim onu.Evimin altkatı dikiş atölyesi,orada yıllardır yelek dikiyorum ve geçimimi dikişten sağlıyorum.
-Bana sen kadınsın hiç bir şeye hakkın yok dediler ,ama ben her şeye benimde hakkım var dedim.
Fırsat verilseydi doktor olmak isterdim.
Keşke Afganistan'da Türkiye gibi olsaydı.
Keşke kızlarada bir fırsat verilseydi.
Herkes sevdiğiyle evlenseydi.
Vatansızlık çok kötü bir şey,önce vatan,çocukken çocuk felci geçirmişim.öldüm diye kenara koymuşlar, yinede yaşamışım.
Çok küçüktüm 4,5 yaşlarında .Kırgız bir komşumuz vardı .Onların evine gittiğimde bana istanbul'un karpostal resimlerini gösterirdi .Bende çocuk aklımla bu güzel şehre aşık oldum .Sık sık komşumuza giderdim karpostalları bir daha görebilmek için.Her gece dua ettim .Allahım ben buraları görmek istiyorum bana orada yaşamak nasip eyle dedim .Yıllar sonra bu topraklara kaçak yollarla geldim,yerleştim ,çocuklarımı büyüttüm,hala rüyalarımda istanbul vardı.
.iki yıl önce çocuklarımı aldım hep beraber gittik ve bir hafta kaldık  o güzel şehri istanbul'da.Her yerini gezdik çok güzel bir memmleket Allahı'ma hamd olsun onuda bana gösterdi.
-Hayallerim gelinimi sağ salim Türkiye'ye getirmek torunlarımla beraber yaşlanmak istiyorum.
Afganistandaki kadınlar için daha çok ne yapabilirim, onun derdindeyim.
Allahı'ma binlerce kez şükür ederim beni kurtardı bende insanlar için ne yapabilirimin derdindeyim.
Gençlere tavsiyem eşlerini çok sevsinler bunu dile getirsinler seni seviyorum...desinler.
Ben bu iki kelimeye hasret kaldım ,benim için bu iki kelime dünyalara bedeldi ama bunu benden esirgediler.
Gül deyince aklıma Aşk geldi sevgi geldi "diyor şirin hanım .
                       Bu sohpetin ardından kendimize gelmemiz epeyce uzun sürdü.Elimizdekilerin değerini kıymetinin bilinmesi için illa ki yokluk mu yaşamamız gerekiyor. Özgürlüğün kadının değerinin herşeyden önce insanlığın kıymetinin bilinmesi için bu toprakların çekim gücüne dayanamayan dağları aşıp gelen Şirin hanımın anlattıklarını can kulağıyla dinleyip ,Vatansızlığın anasızlığın babasızlığın her şeyden daha da önemlisi yarensizliğin çaresizliğin yanlızlığın mücadelenin sevgisizliğin ne anlama geldiğini anlamak için zor koşullarda sığınacağımız tek yerin yaradan olduğunun farkına bilmem varabildikmi.Kuranı kerimde "onlar denizin karanlıklarında fırtınaya yakalandıklarında Allaha sarılıp dua ederler ne zaman ki karaya sağ salim ulaşırlar o zaman beni anmayı unuturlar"diyor.Şirin hanım karaya çıktıktan sonra şükrünü ve hamdını daha çok yapar ve anar olmuş. Gayemiz elimizdekilerin kıymetini bilerek yaşamak ve bu değerleri bir sonraki nesle aktara bilmek için örnek bir yaşam sergileye bilmek.Teşekkürler Şirin hanım bizimle hayat hikayenizi paylaştığınız için.




             

5 Mart 2017 Pazar

KADINLAR

 Nice kadınlar gördüm ,gözleri gülen bazende ağlayan
Ama yılmayan.
Kadınlar gördüm ,dik duruşlu,tek vuruşluk
Ama yıkılmayan.
Kadınlar tanıdım,çileli,cefakar ,fedakar
Bir nedenle hayata tutunan.
Kadınlar gördüm varlığıyla güven veren
Yokluğunda karanlığa düşülen.
Kadınlar  tanıdım,eli kalem tutan ,şiir yazan
Etrafını aydınlatan ışık olan
Kadınlar gördüm ,elinde fırçayla renkleri konuşturan
Düşüncelerini  duygularını tuale yansıtan.
Kadınlar gördüm ,körpecik henüz aşkı tatmamış baş vermemiş
Zamanı geldiğinde yeşerecek ,beşerin önderliğinde.
Kadınlar  tanıdım, hamur yoğuran,çamura şekil veren çocuk doğuran
Kadınlar gördüm kendi çapında kandil,mum,lamba ,yıldız ,ay ,güneş olan
Hepsinin makamı mevkisi şekli şemali farklıydı,
Ama bakışlarındaki umut,sevinç ,üzüntü ,hep aynıydı .
Çünkü herkes bulunduğu yerin direğiydi...

Kadınlar evin direği
Erkeğin en çok sevdiği
Yavrularının sıcacık kucağı
Yeryüzünün suyu toprağı
Toplumun temeli
Hayatın kilit taşıdır KADINLAR...

                                      Dünya köylüsü