27 Eylül 2019 Cuma

Yorgancı Nazmi usta kitap

         Ustaların ustası Nazmi Aydemir usta...
"Namı diyar yorgancı Nazmi
Yorgancı Nazmi ustaların ustası
Varsa ustaların iddaası bu hususta.
Bura imtahan sahası buyursun diyor
Nazmi usta.
El elden üstündür ata sözünü çok severim.
Elimden üstün olan eli ben saygıyla öperim.
Kemiksizdir her tarafa döner dil.
Ustalıkta Atmışbir yıl bu kolay değil."
              12 yaşından beri bu işi yapan 70 yıldır iğneyle atlasın üstüne resim çizen Trabzon’lu yorgancı Ustası “Sermayem bir hallaç, bir değnek, bir iğne, bir yüzük ,dürüstlük babadan kalan miras. 82 yıllık ömürde yokluğun içinde sabrı, varlığın içinde kanaati öğrendim. Sağlığımı çalışmaya borçluyum. İşimi severek yaptım. "Alınteri ile çalışmanın nuru yüzüne yansıyan bilge bir deryadan yaşam tecrübelerini dinlerken özü hatırlatan kıymetli sözlerini gönül hanemizdeki İpek atlastan sayfalara iğneyle bir bir nakşediyoruz.
             " 1937 yılında Trabzon'un Maçka ilçesinin Sevinç (sovgu)köyünde doğdum. İlk okulu bu köyde bitirdim. Babam kalaycıydı. Annem ben küçükken vefaat etti. 8 kardeşiz. İstanbul'a yorgancı dayımın yanına meslek öğrenmek için geldiğimde babam beni ustam Rahmi Aslan'a teslim ederken" bu çocuğa bu zanaatı öğret gerekirse ben sana aylık vereceğim "dedi.  Ben orada çalışmaya başladım. Karnım doyuyor çok mutluyum. 6-7 yıl orada çalıştım. Askerliğimi yapmak için Tokat'a geldim.  Burada da komutanlarımın hanımlarına yorgan diktim. Benim diktiğim yorganları çok beğendiler. Marifetim herkes tarafından, esnaflar tarafından duyuldu. Askerliğim bittikten sonra burada yorgancılarla ortak çalışmaya başladım. Daha sonra kendi dükkanımı açmak için ortaklıktan ayrıldım. Dükkanını kiraladığım hanımefendinin kızıyla evlendim. Çocuğum yok.
           Benim sermayem bir hallaç, bir tokmak, bir iğne bir yüzük, babamdan kalan dürüstlük mirasıyla 1959 yılından beri aynı dükkanda çalışıyorum. O zamanlar Tokat'ta dört tane yorgancıyız . Ben kendi desenlerimi kendim çiziyorum. Genç kızların çeyizlerine yaptığım yorganların desenlerini çizdim ve üzerine isimlerini yazdım.  Fark yarattım. Ben bir günde bir yorganı bitiriyorum. İstersem günde üç tane yorgan çıkarta biliyorum. Tokat'lı Hanımlarımız  pamuktan ve yünden yaptığım yorganları çok çok beğendiler. Ünüm Tüm Tokatı kapladı. Ustalar yetiştirdim. Bu güne kadar 9 usta yetiştirdim. Çırağım yok şimdi. Gençler sabırsız. Herşeye çok kolay erişiyorlar. Yokluk adamı dertlendiriyor ve zanaat sahibi yapıyor. Veliler çocuklarına kıyamıyorlar. Sanat şu anda can çekişiyor. Yün sağlık demek. Şimdi ucuz olana yöneldiler elyaf yorganlar rağbet görüyor. Yün yorganı 3-4 kilo yünden sırıyorum. Yorgancılıkta hile bilmem .Babam "oğlum ustan müşterinin yanında konuştuğunu müşteri gittikten sonra değiştirirse kaç gel sakın burada durma "dedi. Ben her işimi Allah görüyorcasına yaptım. Her şeyin kalitelisini kullandım. Yorganların fiyatıda piyasaya göre biraz pahalı oldu ama kaliteyi ucuza aldılar yıllarca. İşimi çok severek yaptım. Sağlığımı çalışmaya borçluyum."
                82 yıllık hayatta yokluğun içinde sabrı, varlığın içinde kanaati öğrendim. Babadan kalan dürüstlük mirasıyla yaşamıma el emeği göz nuruyla iğneyle kuyu kazarak ayakta kalan ustaların ustası "yokluk adamı dertlendiriyor ve zanaat sahibi yapıyor " diyor Nazmi Aydemir usta.
Yüreğine sağlık ustam .
Çırağı yok.
70 yıllık usta
Son ustalardan birisi.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder