25 Şubat 2018 Pazar

VİYANA'YI FETHEDEN TÜRK

               Çocukken öğretmeninin yanlış tutumundan dolayı okula gitmekten vaz geçen ve hayata erken yaşta atılan, çalışıp ailesine bakan ve çalıştığı her ortamda merakla gözlem yapan çok ezilen, iş yaşamı boyunca yaşadığı bir çok haksızlıklara meydan okumak için iş kuran ve öncelikle çalıştırdığı elemanın hakkını koruyan bir patron.
               1966 yılında Sulusaray'ın Alanyurt Köyü'nde dünyaya geldim.İlkokul ikinci sınıftan terk ettim.Aslında öğretmenimin sınıf içersinde arkadaşlarımın yanında bana bundan bir şey olmaz demesi üzerine ve haksız yere yediğim bir tokat yüzünden bir daha okula gitmedim.10 yaşında çalışmak için gittiğim gurbet ellerde hep güzel insanlarla karşılaştım.ilk olarak izmi'tte inşaat işçisi olarak işe başladım. Zaman içinde garson olarak hayatıma Bursa Karacabey de devam ettim. Çalışmayı ve gözlem yapmayı çok seviyorum meraklıyım.Ustalarımdan yaptığım işin püf noktalarını öğrendim.kendimi geliştirdim. Otellerin mutfaklarında aşçı olmayı başardım. Tokat sigara fabrikasının kuruluşunda Almanyadan gelen mühendislerden almanca konuşmasını çat pat öğrendim.
                1988 yılında yurt dışına çalışmak için işçi olarak Avusturya'nın başkenti Viyana'ya geldim.Çok çileler çektim hiç bir şey göründüğü kadar kolay değil. Avrupalı iyi hoş ama sana hiç bir şeyi altın tepside sunmuyor. Sen kendin kazanmak için hep yeniliğe açık olacaksın.30 yıldır vatanıma hasretim.Bu özlemle uğradığım haksızlıklarla ve çok çalışmakla piştim. 12 yıldır kendi işimin patronuyum. İş kurdum ve yanımda bir çok dünya vatandaşını çalıştırıyorum. Çalışırken uğradığım haksızlıkların hiç birisini işçilerime yaşatmamaya çalışıyorum. Çünkü ben çekirdekten geldim çok ezildim. Bana yapılmasını istemediğim hiç bir şeyi işçilerime yapmadım. Onlar benim için çok değerli. Ailenin bir parçası gibi kardeşçe çalışıyoruz. Oğlum kızım eşim damadım ve ben hep birlikte bir aile şirketi kuduk. Restoran ve otel işletmeciliğinde Viyana'da çok köklü bir yer işletiyorum. 28 odalı 40 yataklı  otel kısmıyla ve restoran bölümüyle insanlara daha doğrusu seçkinlere hizmet ediyoruz. Viyanada osmanlının izlerini buluyorsun. Yemek kültürü mimarisiyle bize bizi hatırlatan bir şehir.Bildiklerinin öğretmeni oluyorsun. Yanımda çalışanlara bilmediklerini öğretme konusunda elimden gelenin en iyisini yapmaya çalışıyorum.Avrupalı bildiğini paylaşmıyor,sen kendi çabanla birşeyleri kotaracaksın.Çalışınca kazanıyorsun . Yeşilırmak gibi akan bir kazancın var,kadın bu geliri tutmasını bilecek.Eşimden Allah razı olsun. O olmasaydı bugün bu durumda olmazdım. Avrupada israf yok bizim buralarda çok israf var.Gençlerimize sevdiği işi yapmalarını ve çok çalışmalarını öneriyorum.Cesaretli olsunlar kendilerine güvensinler. Hayalim dünyayı gezmek insanlarla tanış olmak.
                   Ben bunları başardıysam herkes başarabilir. Anadolu'dan çıkıp Viyana önlerine kadar gelen atalarımızın bıraktığı mirasla Viyana'yı yeniden kültürel açıdan fetheden düşünceleriyle davranışlarıyla ve üretime sunduğu katkılarıyla evrensel düşünceye ulaşmış Yılmaz Dalgın ustaya bizimle hayat hikayesini paylaştığı için çok teşekkürler.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder