23 Mayıs 2019 Perşembe

Yazmacı Ömer Yaşin usta

                  1954 Tokat doğumluyum. 7 yaşından beri bu işin içindeyim. Okula gitmedim. Hayat fakültesini bitirdim. Ehliyetim var,  sonradan diplomamı aldım. Evliyim dört çocuğum var üç erkek bir kız. Oğullarımla birlikte bu atölyede baskı yapıyoruz. El işçiliği ölmek üzere daha çok serigrafi çalışıyoruz.
           Bu sanatı ustalarımdan öğrendim. Ustamda ermeni bir ustadan öğrenmiş. Bu sanatı daha çok ermeniler yaparmış. Bizim Türklere öğretmemişler "onlar öğrenirlerse biz aç kalırız demişler "çünkü kendilerine rakip olmalarından korkmuşlar.  Ustam anlatırdı jandarma zoruyla bir türk çocuğunu ermeni bir ustanın yanına çırak olarak vermişler. Fakat usta sırları yine bu çocuğa öğretmiyor, Niyazi Dinçer usta o yıllarda bu işi öğrenmek için çok çabalamış, Boyaların karıştırıldığı odanın üstünenden tavandan bir delik açmış ve oradan ustalarını gözetleyerek renklerin karışımını ve tonlarını öğrenmiş. Bizlerde ondan öğrendik Allah rahmet eğlesin. Bizim ürettiğimiz ürünleri ermeni ustalar istanbul'da sattılar şu anda bu alanda çalışan çok az usta var hepsi rahmetli oldu bizler son birkaç ustadan birisiyiz. Yetkililerden bu zanaat ölmesin ve gençlerimize öğretmek yeni nesillere aktarmak için destek istiyoruz. Bir akademi kurulursa orada öğrencilerle buluşup mesleğin sırlarını paylaşa biliriz.                              Bu iş sabır işi gençler pek rağbet etmiyorlar. Çünkü çok bolluk var kolay para kazanmayı tercih ediyorlar. Bu yüzden çırak yetişmiyor. Bu atölyede oğlum gelinim ve dört tane işçiyle üretim yapıyoruz. Kimse usta olmaya heveslenmiyor. Sadece para kazanalım ve karnımızı doyuralım diye çabalıyorlar.
İnsan var olduğu sürece sanat ölmez. Heves ölür merak ölür. Elsanatı kuyumculuktan üstündür. Yapar üretirsin kazancını sağlarsın. 65 yaşındayım sağlıklıyım çok şükür. 7 yaşında bu meslekle tanıştım 56 yıldır burada üretim yapıyorum. Elbaskısı sofrabezi, yazma, elbise , şalvar, buliz, flar, üretiyoruz.
Kullandığımız maddeleri  Bursa'dan, Uşak'tan, Denizli'den temin ediyoruz.
Toz boya , Anilin boyası, Akremin boya,Alizarin boya,  Kaput bezi, Mermerşah, Tülbent,
Sofra bezinin yapımını anlatacak olursak
Belli ölçülerde kesiyoruz. Kumaşları yıkıyoruz, kuruduktan sonra baskıya geçiyoruz kalıp üstündeki desenleri belli bir sıraya göre elişçiliği ile tek tek  kumaşa basıyoruz. Desenlerin boyaları kuruması için asıyoruz ve kurutuyoruz. Sonra tekrar yıkıyoruz, kurutuyoruz ve kullanıma hazır hale getiriyoruz. Elbise kumaşlarını da bu işlemden geçirdikten sonra terziye veriyoruz kesip biçtikten sonra dikiyoruz, paketliyoruz ve satışa sunuyoruz. Tokat içi dolusunu artık üretmiyoruz. Tokat elmalısı yazmalarda kullanılan bir desen.
Kullandığımız bir çok desen var hitit güneşi, hitit kalıbı, elimde ermeni ustalardan kalma iki üç tane basma kalıp var. Kalıp olarak  150 -200 kalıbımız var müşterinin talebine görede basım yapıyoruz. Daha çok geleneksel kalıpları kullanarak baskı yapmaya çalışıyorum. Geyikli baskıyı çok kullanıyoruz.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder